2 Mayıs 2010 Pazar

Küresel Isınma Takıntım

Küresel ısınma konusunun yavaş yavaş populerleştiği günlerde ben daha küçük bir çocuktum. Bizim ailede yapılmaması istenen ya da bilimsel olarak doğrusunu kimsenin yapmadığı şeyleri bize öğretmek için genel olarak uygulanan bir yöntem vardır, o da medya araçlarını kullanmadır. Yani kısacası annemle babam, bize küresel ısınmadan ötürü yalan olmak üzere olan düzeni göstermek için acımasız gerçeklerle dolu olan Al Gore'un "Climate Crisis" adlı belgeseline götürdüler. Zaten israfa fazlasıyla karşı bir insan olarak bu belgeselden sonra daha da psikopat haline geldim. 10 dakikalık aşağı inmelerimde bile bilgisayarımı kapamaya başladım. Hiç üşenmeden evde açık unutulan ışıkları en yorgun olduğum anda bile kapıyordum. Evde bu halimi bilen kardeşim zaten suistimal ediyordu bu durumu. Zamanla bu konudaki takıntım azaldı ve daha normal bir insana dönüştüm. Ama tabi hala bazı şeyler batıyor, mesela okulumuzun özel yurdunda açık bırakılan ışıklar. Şimdi o odaların ben kapısını açsam da kapasam ışığı sonuçta o odaya ve özel bir bölgeye müdahale olur ama çok yapmak istiyorum. Hele tuvalet ışıklarımızdan bir tanesi yanmıyor ve odamızda inatla ona bir basış var, yanmıyor kardeşim neden ısrar ediyorsun. Valla her gördüğümde gülesim geliyor, muhtemelen enerji harcamıyor ama beni bu ısrar "Bir gün açılır belki" ısrarı gerçekten baya güldürüyor. Neyse..
Küresel ısınma beni çok tedirgin etmişti zamanında, ki hala da elimden geleni yapıyorum ama dorm'da bu kadar yaygın olarak elektriğin ücrete dahil olmasının suistimal edilmesi gerçekten canımı sıkıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder